Gerekçeli karar açıklandı: Narin’in aile üyeleri telefon kayıtlarını silmiş!

Diyarbakır‘da 21 Ağustos günü kaybolmasının akabinde, 19 gün sonra 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine dair davada, küçük kızın annesi Yüksel Güran, amcası Salim Güran ve ağabeyi Enes Güran‘a ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası, Narin’in cansız vücudunu dereye taşıyan komşuları Nevzat Bahtiyar‘a da 4 yıl 6 ay mahpus cezası vermişti.

Yargılamanın yapıldığı Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin davaya ait gerekçeli kararı açıklandı. Mahkemenin 929 sayfalık gerekçeli kararında, katilin kim olduğu belirtilmezken dikkat alımlı bir ayrıntı göze çarptı. Narin’in kaybolduğu devirde Güran aile mensuplarının telefon arama geçmişlerini sildikleri aktarıldı.

NARİN’İN ÖLDÜRÜLMESİNE DAİR RASTGELE BİR KONUŞMAYA RASTLANILMAMIŞ

Kolluk kuvvetleri tarafından tutulan tutanaklarda sanık Salim Güran’ın arama çalışma faaliyetleri sırasında daima çelişkili ve kuşkulu beyanlarda bulunduğu tabirlerinin yer aldığı gerekçeli kararda, kolluk kuvvetlerini olay yerinden farklı bölgelere yönlendirerek Narin’in cansız vücudunun geç bulunmasına sebebiyet verdiği, tekrar bilhassa kayıp günü kolluk kuvvetlerine verdiği bilgiler ve öbür yaptığı konuşmalarda Narin’in kaybolduğu saate ait farklı ve çelişkili saat bilgileri verdiği belirtildi.

Kararda şu tabirlere yer verildi:

Salim Güran’ın yaptığı telefon konuşmalarında da (söz konusu konuşmalar sanık Salim’in kendi kullanımında olan telefonuna kayıt programı yüklediği için tespit edildiği) daima farklı farklı saatlerden bahsettiği görülmüştür. Sanıklardan Salim Güran’ın ferdî kullanımında olan telefonuna konuşmaları kaydeden bir program yüklediği görülmüştür. İlgili programda yer alan konuşmaların Türkçe çevirileri yapılarak evrak ortasında konulmuştur.

KONUŞMALARI KAYDEDEN AMCA DAHA SONRA SİLMİŞ

Ayrıca yapılan incelemelerde sanığın HTS kaydı ile telefonda yer alan konuşma kayıtları karşılaştırıldığında, olay gününde amca Salim Güran‘ın köy muhtarı olduğu halde yeğeninin kaybına ait hiçbir arama yapmamasının dikkat cazip olduğu belirtilen, gerekçeli kararda şöyle denildi:

Yine tıpkı formda başta whatsapp konuşmalar ve mesajlaşmalar olmak üzere öbür iletileşme kayıtlarının da kimilerinin silindiği görülmüştür. Bu konu mahkememizce sanığa sorulduğunda; muhtar olduğunu, bu nedenle kendisinin daima arandığını, kimi şeyleri unuttuğunu, bu nedenle unutmamak için telefon konuşmaları kaydeden programı birisine yüklettiğini, lakin olay günü ve sonrası bilerek silmediğini, ayrıyeten eskort ile görüştüğü için Whatsapp geçmişini sildiğini söylemiştir. Lakin yapılan incelemede eskort ile yaptığı görüşmeler ile değersiz birtakım mesajlaşmalar ile kimi konuşma kayıtlarının kaldığı anlaşılmıştır.

Bu durum mahkememizce olağan dışı bir durum olarak değerlendirilmiştir. Zira köy muhtarı olan sanık Salim’in kayıp günü ve sonrası sıklıkla aranacağı, unutkan olan birinin ve niyeti sahiden kayıp kızı bulmak olan kişinin bu konuşmaları kaydeden programı kayıp hadisesi arama sırasında daha çok kullanması gerektiği, köy muhtarı olan kişinin daima birileri tarafından aranılıp bilgi verileceği, unutkan olan kişinin daha sonra bu konuşmaları tekrar dinleyip değerli gördüğü konuları kolluk ünitelerine söyleyebileceği, tahminen ilgili konuşmaları kolluk kuvvetlerine dinletebileceği konuları mevcutken sanığın kelam konusu programı uzun müddettir kullanıp kayıp hadisesi günü gece yarısından sonra silmesi, tekrar gün içerisinde yaptığı kimi konuşma kayıtlarını silerken kimilerini silmemesi ile Whatsapp geçmişini de tıpkı halde silip ve ortaya çıkmasını istemediği eskort bildirilerini ve kıymetsiz kimi iletileri bırakması;

sanığın bir şeyleri gizlediği, bir şeyleri saklamak için bu halde hareket ettiği, maktul Narin’in cansız vücudunun bulunmasını istemediği, tekrar Narin’in vefatına ait gerçekleri gizleyerek ortaya çıkmasını engellediği formunda mahkememizce kabul edilmiştir.

Ayrıca Güran aile mensubu bireylerin de bu basamakta telefon geçmişlerini sildikleri görülmüştür. Bu konu somut olay açısından direkt tesir eden bir kanıt olmamakla birlikte kuşkulu ve dikkat alımlı bir davranış olarak görülmüştür.